Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ağır diplomasi trafiği devam ediyor…
Bakan Fidan bu kez, resmi temaslarda bulunmak üzere Malta’ya geldi.
Burada mevkidaşı Ian Borg ile ortak basın toplantısı düzenleyen Bakan Fidan, kelamlarına 6 Şubat sarsıntılarında hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet dileyerek başladı.
Fidan, geride kalan yakınlarına da sabırlar dilerken, “Devletimizin, milletimizin, hükümetimizin onların yanında olacağını her daim bir kere daha buradan tabir etmek istiyorum” dedi.
Malta’ya da teşekkür eden Fidan, “Maltalı dostlarımıza sarsıntının birinci saatlerinden itibaren yanımızda olmak için gösterdikleri gayretten ötürü teşekkür etmek istiyorum. Zelzelede yardıma koşan birinci ülkelerden kendileri kurtarma grupları geldi. Daha sonra yardım materyalleri geldi. Bunun için de ayrıyeten ülkem ismine, şahsım ismine kendilerine tekrar tekrar bu mevzuda teşekkür etmek istiyorum.” formunda konuştu.
“İkili bağlantılarımız Malta’yla olağanüstü düzgün düzeyde seyretmekte”
Türkiye ve Malta’nın komşuluk münasebetleri olağanüstü olan iki ülke olduğunu söyleyen Fidan, “Aramızdaki münasebetler her düzeyde en uygun biçimde ilerlemekte. Bilhassa ticaret alanındaki bağımız günden güne daha da büyük bir sürat kazanmakta. Türk iş adamlarımız, şirketlerimiz, inşaat, altyapı, gemicilik, bankacılık, liman işletmeciliği, havacılık dahil birçok dalda faaliyet göstermekte. Bizler hükümet olarak şirketlerimizin buradaki faaliyetlerini ve yatırımlarını destekliyoruz” sözlerini kullandı.
Maltalı dostlarının da göstermiş olduğu mesken sahipliğinden dolayı de teşekkür eden Fidan, “Her iki tarafında faydasına olan burada çok hoş bir iş birlikteliği var. Tıpkı vakitte eğitim, turizm üzere birçok alanda da ikili bağlantılarımız Malta’yla olağanüstü uygun düzeyde seyretmekte. Bölgesel mevzularda, birçok mevzuda tıpkı formda düşünüyoruz. Milletlerarası platformlarda tıpkı formda davranıyoruz. Esas bir arada ilgi duyduğumuz, çalıştığımız mevzular var” diye konuştu.
Malta’nın hali hazırda Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu süreksiz üyesi olduğunu aktaran Fidan, “Aynı vakitte AGİT devir başkanlığını da yürütmekteler. Bu iki değerli rol muvacehesinde bölgesel sıkıntılara yönelik geliştirdikleri inisiyatifleri de biz ayrıyeten tebrik ediyor ve destekliyoruz” dedi.
“Gazze ve Ukrayna konusunda hemfikiriz”
Gazze ile ilgili niyetlerinin de birebir olduğunu vurgulayan Fidan, “Oradaki katliamın bir an evvel durmasını, insani yardımların sağlanmasını ve iki devletli tahlil temelinde bölgeye kalıcı bir barış gelmesini, böylelikle hem İsrail’in hem Filistin’in kalıcı güvenliğinin ve barışının tesis edilerek artık bu sorunun bölgeye daha fazla bir risk oluşturmasını engellemek, yıkıcı tesirlerin önüne geçmek için bu tahlile kavuşmak gerektiği konusunda hemfikiriz” şeklinde konuştu.
Ukrayna konusunda da görüş alışverişlerinin olduğunu kaydeden Fidan, “Bu hususta bilhassa savaşın oluşturduğu riskleri ve kayıpları gündeme getirdik. Alışılmış ki Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün her vakit yanında olduk, yanında olmaya devam edeceğiz ancak savaşın da yıkıcı tesirlerinin bir an evvel bir biçimde durması gerekiyor. Savaşın en büyük şu anda bize ziyanı olarak, uygulaması duran tahıl mutabakatının tekrar hayata geçmesi gerekiyor. Bir biçimde hem Ukrayna tahılının hem Rus tahılının dünya marketlerine sağlıklı bir formda gelmesi, ulaşması gerekiyor. Yani bunun için de çalışma konusunda hemfikiriz” sözlerini kullandı.
“Orta Doğu ile ilgili toplantı planlama durumları var”
Bakan Fidan, konusunda da görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek, “Libya’da biliyorsunuz Türkiye olarak konumumuz, bilhassa biz birlik hükümetinin meşruiyetini ve faaliyetlerini destekliyoruz. Ancak doğu batı bölünmesinin daha fazla devam etmeden belirli bir süreç içerisinde sona ermesini de istek ediyoruz. Bu maksatla bütün süreçleri destekliyoruz” diye konuştu.
Birinci önceliklerinin Libya’da rastgele bir savaşın tekrar çıkmaması, şiddete başvurulmaması, tarafların, diyalog yoluyla problemlerini çözme yolundan asla vazgeçmemesi olduğunu tabir eden Fidan, “Bu çerçevede yaptığımız görüşmelerde tekrar istişarelerimize devam etme kararı aldık. Kendileri Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu süreksiz üyesi olarak tahminen Nisan ayında, tekrar bir Orta Doğu ile ilgili toplantı planlama durumları var. Ona da tahminen Türkiye olarak biz alışılmış ki memnuniyetle katılırız” dedi.
Putin’in Türkiye ziyareti
Türkiye ve Rusya ortasında birçok alanda işbirliği olduğunu kaydeden Fidan, “Başta güç olmak üzere öbür taraftan sıkıntılı alanlara ait görüşmelerin gerçekleşmesi gerekiyor. Başta Suriye, Kafkaslar, Orta Doğu olmak üzere buralardaki durumlarımızı daima gözden geçirmemiz gerekiyor. Gerek problemlere tahlil bulmak için gerek daha önemli çatışmaların yayılmasını önlemek için. Bu açıdan bakıldığında Rusya’yla olan sistemli diyaloğumuzun devam etmesine büyük değer veriyoruz” formunda konuştu.
Gerek bakanlar seviyesinde, gerek cumhurbaşkanları seviyesinde devam eden bir diyalog sürecinin olduğunu vurgulayan Fidan, “Bunun bir yansıması olarak Putin Türkiye’yi ziyaret edecek. Doğal ki bu ziyaret esnasında hem ikili münasebetler hem bölgesel mevzular Ukrayna da dahil olmak üzere konuşulacaktır” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin AB üyelik süreci hakkında da açıklama yapan Fidan, “Yani iki eksende şu anda mevzu gündeme alınıyor. Birincisi Türkiye’nin üyelikle ilgili tartışmaları, ikincisi üyelik dışı yürütülen işbirliği alanları neler olabilir? Üyelikle ilgili husus daha evvel de söz ettim. Yani bu bizimle ilgili bir mevzu değil. Avrupa Birliği’nin şu anda karar vermesi gereken bir mevzu. 2023 Mayıs seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanımız legal yetkiyi aldıktan sonra iradesini halk ismine ortaya koydu. Biz Avrupa Birliği konusundaki amaçlarımıza bağlıyız” diye konuştu.
“Avrupa Birliği kurumlarıyla olan alakamızı devam ettirmek istiyoruz”
Türkiye’nin konumunun net olduğunu vurgulayan Fidan, “Ama Avrupa Birliği Türkiye’yi kendi içerisine almak istiyor mu? İstemiyor mu? Bu türlü bir siyasi denklemi kurabilir mi? O kendilerinin karar vereceği bir konu. Avrupa siyasetine baktığımız vakit partilerin geliştirdikleri argümanlara, siyaset kavramlarına baktığımız vakit, gitgide öteki medeniyetlerle ve kültürlerle bütünleşme amacından uzaklaştığını görüyorum. Tahminen ileride bundan vazgeçerler lakin şimdiki siyaset lisanı kuşatıcı ve yakınlaşıcı olmaktan fazla uzaklaştırıcı bir dil” dedi.
Bu problemin kendi iç sorunları olduğunu söyleyen Fidan, “Ama Türkiye olarak biz Avrupa Birliği kurumlarıyla olan münasebetimizi devam ettirmek istiyoruz. Bilhassa, gümrük birliğiyle ilgili güncelleme çalışmalarının yapılması, vize kolaylığı ve hürlüğü ile ilgili çalışmaların tamamlanması tarafındaki çalışmalarımıza devam edeceğiz” biçiminde konuştu.
“AB ülkeleriyle çok ağır bağlarımız devam ediyor”
Avrupa Birliği kurumları dışında Avrupa Birliği ülkeleriyle de halihazırda devam eden ikili alakalarının olduğunu belirten Fidan, “Onları daha da ilerletme peşindeyiz. Biliyorsunuz Almanya en büyük ticari ortağımız. Onun dışında Fransa, İtalya, İspanya üzere esas AB ülkeleriyle çok ağır bağlantılarımız, başta ticari bağlar olmak üzere devam ediyor. Yani bu alakaları ilerletmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği ülkesi Malta ile de çok güzel münasebetlerin olduğunu aktardı.
Libya ziyareti
Yarın Malta’dan Libya’ya gideceğini açıklayan Fidan, “Libya’ya gittiğimde de Trablus’ta ulusal birlik hükümeti başbakanıyla ve yüksek devlet kurulu heyeti ile devlet başkanlığıyla bir ortaya gelişlerimiz olacak. Bu toplantılarımız esnasında da aslında Türkiye’nin son yıllarda ortaya koyduğu yapan politikayı tekrar söz edeceğim. Takviyemizi ileteceğiz” diye konuştu.
Oradaki önceliklerinin rastgele bir çatışmanın tekrar doğu ve batı ortasında yahut güneyin de dahil olduğu bir formda başlamaması olduğunu belirten Fidan, “Libya’nın problemlerini diyalogla çözmesini istiyoruz. Doğu ve batı ortasındaki şu andaki mevcut cari bölünmüşlüğün kalıcı hale gelmesini de görmek istemiyoruz. Muhakkak bir süreç içerisinde ve diyalog yoluyla bu bölünmüşlüğün bütün tarafların razı olacağı biçimde, barışçıl bir istikametle çözülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu istikametteki çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
Özellikle doğu tarafıyla Türkiye’nin münasebetlerinin giderek ilerlediğini aktaran Fidan, “Bu noktada oradaki aktörlerle de çalışmalarımız devam ediyor. Bingazi’deki başkonsolosluğumuzu tekrar açma kararı aldık. Onu yakın vakitte açacağız. Şirketlerimiz tekrar çalışmaya başladı. Öbür taraftan gerek Mısır’la gerek Birleşik Arap Emirlikleri ile de ve başka bölgesel dostlarımızla da Libya probleminde yapan rol oynama konusundaki çalışmalarımızı devam ettiriyoruz” halinde konuştu.
Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)
Yorumlar kapalı.